İnsanlığın ortak hayal kurma gücünden ilhamla: Babil Kültür Merkezi

Şeyma Akcan
[email protected]

İstanbul – Maltepe’de yer alan Babil Kültür Merkezi, geçtiğimiz günlerde resmi açılışını gerçekleştirdi. Bilim, kültür ve sanat alanında çeşitli atölyelerin, gösterilerin ve herkesin faydalanabileceği etkinliklerin yapılacağı kültür merkezi, hedef kitlesine kadın, çocuk ve gençleri alıyor.

Maltepe Babil Kültür, Sanat ve Bilim Derneği Başkanı, Sanatçı ve Akademisyen İnci Kanarya ile ismini insanlığın ortak bir hayal kurma gücünün simgesi olan Babil Kulesi’nden alan kültür merkezi hakkında konuştuk.

Eşit, özgür ve kapsayıcı bir kültür alanı oluşturmak gayesiyle bu mekanı kurduklarını belirten Kanarya, “Üreten insanların önündeki engeller, sansürler, ekonomik kaygılar can sıkıcı. Ama biz bu karanlık içinde ısrarla ışık yakanların yanındayız. Sanatın birleştirici gücüne, bilimin dönüştürücü etkisine, tiyatronun aynasına, müziğin iyileştirici sesine inanıyoruz” diyor.

"Eşit, özgür ve kapsayıcı bir kültür alanı"

Burayı nasıl bir motivasyon ve amaçla kurdunuz?

Babil’i kurarken yola çıkış amacımız çok netti: sosyal sorumluluk ilkesini öne alarak insanlara nefes alabilecekleri, düşünebilecekleri, üretebilecekleri bir alan sunmak. Sıfırdan, amatör bir ruhla ama profesyonel bir akılla başladık bu yolculuğa. 8 yıl önce attığımız ilk adımdan bugüne kadar hep aynı hayalin peşinden gittik: Herkesin kendini ifade edebileceği, eşit, özgür ve kapsayıcı bir kültür alanı oluşturmak. Bu, sadece dört duvardan ibaret bir yer değil; bu, hayata değer katma idealinin bilim, sanat ve insanla buluştuğu bir mekan. Özellikle çocukların, gençlerin ve kadınların.

"Toplumlar kültürle gelişir, sanatla derinleşir, bilimle büyür"

Babil, nasıl bir ihtiyacı karşılamak derdinde?

Ülkemizde kültür, sanat ve bilimin yalnızca dar bir alana sıkıştığını, toplumun büyük bir kesiminin bu alanlara yeterince erişemediğini gözlemledik. Toplumlar kültürle gelişir, sanatla derinleşir, bilimle büyür. İstiyoruz ki bilgi sanat ve kültür kimsenin dışarıdan izlediği bir vitrin değil, herkesin elini uzatabildiği bir alan olsun. Babil de tam bu noktada devreye giriyor. Bu, birlikte büyümek isteyen herkesin evi.

"Gençler, çocuklar ve kadınlar önceliğimiz"

Kimler ne şekilde faydalanabilecek?

Herkes. Ama özellikle gençler, çocuklar ve kadınlar bizim önceliğimiz oldu hep. Onlara alan açmak, yeteneklerini ortaya koyabilecekleri imkanlar sunmak bizim için çok kıymetli. Şimdi bir de hayalini uzun süredir kurduğumuz tiyatro ve konser sahnemiz, ses kayıt stüdyomuz ve Yoga merkezimiz var. Müzik yapmak isteyen, tiyatroya gönül veren, bir podcast kaydetmek isteyen herkes burayı kullanabilir. Aynı zamanda büyüyen atölye ve kafe alanlarımızla, sadece üretim değil, sosyalleşme, dinlenme ve düşünme için de bir zemin oluşturduk.

Bilim, kültür, sanat açısından Türkiye’deki atmosferi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Çok güçlü bir potansiyelimiz var ama ne yazık ki bu potansiyel çoğu zaman yeterince desteklenmiyor. Üreten insanların önündeki engeller, sansürler, ekonomik kaygılar can sıkıcı. Ama biz bu karanlık içinde ısrarla ışık yakanların yanındayız. Sanatın birleştirici gücüne, bilimin dönüştürücü etkisine, tiyatronun aynasına, müziğin iyileştirici sesine inanıyoruz. Babil’i de bu inancın mekana dönüşmüş hali olarak düşünebilirsiniz.

"Kuleyi yükseltmek için bir tuğla da sen koy"

Bir çağrınız var mı?

İsmimizi insanlığın ortak hayalini ve evrensel dil anlayışını simgeleyen Babil Kulesi efsanesinden alıyoruz. Bize göre Babil Kulesi, insanlığın ortak bir hayal kurma gücünün simgesidir. Farklı dilleri, farklı düşünceleri, farklı bakış açılarını bir araya getirmenin nasıl kıymetli olduğunu gösterir. Gelin. Birlikte düşünelim, birlikte üretelim. Burası herkesin. Fikrin varsa getir, bir hayalin varsa anlat, bir yeteneğin varsa paylaş.

Bize inanan, yanımızda olan herkese yürekten teşekkür ediyoruz. Ve biliyoruz ki bu yolculuk birlikte daha güzel. Babil’in kapısı herkese açık. Yeter ki samimi ol, yeter ki bir şeyleri dert et ve kuleyi yükseltmek için bir tuğla da sen koy.